Epeydir hiç tadım tuzum yok, o şen kahkahalarımı atmaz oldum. En son ne zaman kendim için bir şey yaptım? Uykularım da kaçtı gitti, nerede o kafamı yastığa koyar koymaz uyumalar?
Sabahları bir türlü kalkmak istemiyorum. Alarmla adeta kavga halindeyim, huzursuz geçen gecelerin ardından dinç kalkmayı unuttum. Hiçbir şey yapasım gelmiyor, sonra yaparım diye ertelediğim işler o kadar birikti ki, üzerime üzerime geliyor. Sanki bir dağın altında ezilip kalmış gibi hissediyorum. Yarınlardan da umudumu kestim, niye yaşıyorum ki, ben de anlam veremiyorum. Her şey birden nasıl da zorlaştı hayatımda, şükür kötü giden bir şey de yok ama, ben niye her şeyi dert ediyorum? Biraz da alıngan oldum sanki, kalbim sırçadan bir fanus, kırılıp dağılıyor. Ya o ağlamalarım, birileri görecek diye ödüm kopuyor, ne ara ben bu kadar sulu göz oldum. Kafamda sanki bir sis bulutu, okuduğumu anlamıyorum, dinlerken kopuyorum. Unutkanlık da başladı acaba Alzheimer falan mı oldum, yoksa dünyanın sonu mu yaklaşıyor? Yok yok, böyle yaşanmaz, Allah canımı alsın da kurtulayım…
Diyorsanız ve bu yaşantılar en az on beş gündür sürüyorsa büyük olasılıkla depresyonla karşı karşıyasınız. On beş gündür düzelmeyen bu durumun kendiliğinden düzelmesi olası değildir. Bu durum Psikiyatrist tarafından ele alınmalı ve gereken tedavi düzenlenmelidir. Tıp dışı yöntem ve uygulamalar kısa süreli iyilik hali hissettirse de, depresyonu tedavi etmez, uzun vadede size zaman kaybettireceği gibi, depresyonun şiddetini arttırıp, tedavi süresinin uzamasına da yol açabilir. O nedenle en kısa zamanda ulaşabileceğiniz bir psikiyatristten randevu alınız.
Uzm. Dr. Zehra Sacide Üstünsoy Çobanoğlu